"Agresif, gürültülü ve rock… Linkin Park,
6. Stüdyo albümü 'The Hunting Party' ile daha önce hiç olmadıkları kadar sert.
Grubun liderleri Chester Bennington ve mutlu yetenek Mike Shinoda, son birkaç
albümdeki elektro-rock tarzlarına veda etti. Bunu Mike’ın albümdeki favori
şarkısından anlayabiliyoruz."
Mike: "Şu anki favori şarkılarımdan biri 'A Line in the Sand', ki bu her gün
değişebiliyor. Bu şarkıdaki en sevdiğim şey, Linkin Park’ın tüm farklı
renklerdeki tarzlarını içinde barındırması. Punk, metal, indie, rock ve hip hop
elementlerini yani aslında her şeyi içinde barındırıyor. Bu şarkının albümdeki
en son şarkı olmasının nedeni, albümü büyük bir parti ile bitirme isteyim.
Sakin bir şarkı ile bitmesini istemedik, aksine bizim için çalması en zor,
çılgın ve gürültülü bir şarkı olan 'A Line in the Sand' ile bitmesi
gerekiyordu."
“Dünya
çapında 60 milyon satılmış albüm ile dünyanın en iyi rock grupları arasında yer
alıyorsunuz. Buna rağmen birçok insan Linkin Park’ın rock yerine pop yaptığını
iddia ediyor. Hangisi doğru?”
Mike: "İnsanlar pop ile alakalı
durumda çok salak olabiliyor. Hatta artık gülünç olmaya başladı.Biri seni pop
grubu olarak tanımlıyor, fakat pop 'popüler' kelimesinden gelir be bunun
bizimle pek alakası yok. Ben bununla ilgili şunu söylemek istiyorum. Albüm
anlaşması olmayan bağımsız indie gruplar var ve yatak odasında şarkı yaparlar,
sonra o şarkıları yayınladıklarında insanlar buna deli olurlar. Bir indie grup
popüler olur. Linkin park ise tonlarca deneyim ve çeşitli elementin bir araya
gelmesiyle kuruldu. Ve evet tüm bu çeşitleri düşündüğümde içinde pop da
barındırmıyor değil. Ama içinde popüler olmayan pop var, içinde popüler olmayan
rock var, içinde bazıları popüler bazıları popüler olmayan elektro elementleri
de var. Tüm bu niteliklerin bir araya gelmesi ile Linkin Park oluşuyor. Tabii
ki bu durum Microsoft ile birlikte çalışmamızın bir sonucu da olabilir. Bu
harika bence. Fakat sonuç olarak 6 dakikalık heavy metal bir şarkı olan 'Guilty
All the Same' ortaya çıkıyor. Bazı insanların bunu anlaması bu kadar zor mu?
Evet, ve ben bunu seviyorum."
"Müzikten farklı bir konuya geçmek gerekirse, alman yemeklerini sevdiğin doğru mu?"
Mike: "Almanya’ya geldiğimde spargel (Almanya’da kuşkonmaz ve sos ile hazırlanan meşhur bir yemek) yemeğe bayılıyorum. Hep kuşkonmaz ya da diğer tipik alman yemeklerini sipariş ediyorum. Fakat uzun süre Los Angeles’dan uzak kaldığımda, acı Meksikan yemeğine özlem duyuyorum. LA’da Meksikan restoranları çok fazla var. Avrupa’nın birçok yerinde Meksika restoranlarının olmadığını veya yeterince iyi olmadığını fark ettim. Tabi Berlin dışında burada nedense çok iyi Meksikan restoranları var ve buraya geldiğimde kendi memleketimdeki tadı alabilmeyi çok seviyorum."
"Almanya’da şu an Dünya Kupası heyecanı yaşanıyor. Linkin Park futbola meraklı mıdır?"
Mike: "Grubumuzda futbola meraklı basgitarcımız Dave var. Dave Amerikan milli takımını destekliyor. Sizin kültürünüzde futbol çok popüler ve küçük şehirler de dünya çapında başarılı olabiliyor. Her futbol kulübünün en iyi takım olma şansı var ve keşke bu Amerika’da da böyle olsaydı. Düşünsenize bir futbol takımı Yankees veya Miami Heat’e meydan okuduğu maçları izlemek çok zevkli olurdu."
Çeviri: Linkin Park Türkiye / Hatice ŞEN
Çeviri: Linkin Park Türkiye / Hatice ŞEN
Yorumlar
Yorum Gönder